Pazar fıkraları: 26
İki olasılık
Temel ile Dursun konuşuyorlardı. Temel Dursun’a sorar:
-“Savaş çıkarsa yandık galiba.”
Dursun düşündü:
-“İki olasılık var, ya çıkar ya çıkmaz. Çıkmazsa mesele yok, çıkarsa iki olasılık var. Ya çürüğe çıkarız ya askere alınırız. Çürüğe çıkarsak mesele yok, askere alınırsak iki olasılık var: Ya geri cephe ya ileri cephe. Geri cephede kalırsak mesele yok, ileri cepheye gidersek iki olasılık var: Savaşı ya kazanırız ya kaybederiz. Kazanırsak mesele yok, kaybedersek iki olasılık var: Ya esir düşeriz ya ölürüz. Esir düşersek mesele yok, ölürsek iki olasılık var: Ya gömerler ya kağıt fabrikasına yollarlar. Gömerlerse mesele yok, kağıt fabrikasına yollarlarsa iki olasılık var: Ya gazete kağıdı ya tuvalet kağıdı. Gazete kağıdı olursak mesele yok, tuvalet kağıdı olursaaak… İşte o zaman yandık Temel!
Temel telaş içinde:
-“Desene Dursun boku yedik o zaman…”
Dünkü hayır sahibiiii….
Adamın biri karısından devamlı kuşkulanıyormuş ve sürekli birileriyle kendisini aldattığını sanıyor ve karısını devamlı sıkıştırıyormuş.
Buna içerleyen kadın kocasına kızarak,
-“Sana göstericim. Önüme çıkan ilk erkekle seni aldatacağım” der ve sabah kocası evden çıkınca
kadın akşamdan kafaya koyduğu aldatma işini kimle yapacağını düşünürken birden kapı çalınır ve karşısına kör bir dilenci çıkar ve Allah rızası için bir sadaka ister.
Kadın hemen kör dilenciyi içeri alır ve bir güzel gerile gerile verir.
Dilenci bundan çok hoşlanır. Bir gün sonra aynı semte yine gelir fakat evi bir türlü bulamaz, düşünmeğe başlar ve birden aklına bir fikir gelir…. Başlar bağırmaya,
-“Dünkü hayır sahibi…. Dünkü hayır sahibiiiiiiii… Dünkü hayır sahibi….”
Sevk aldın mı?
“Kadın jinekoloğa gitmiş, muayene sehpasında yerini almıştı. Jinekolog eldivenlerini takip muayene yapmaya başladı. Bir ara doktor kafasını kaldırıp:
-“Sevk aldın mı?”” diye sordu.
Kadın kızararak:
-“Eh, biraz”” dedi.
Doktor kızdı:
“Sevk aldın mı hanım, sevk! Zevk değil!”
Dul bereketi
Jack ve arkadaşı Bob, kayak yapmaya Kuzeye gitmişler. Bir kaç Saat yol aldıktan sonra korkunç bir kar fırtınasına yakalanmışlar. Yakındaki bir çiftlik evine arabalarını çekmişler ve evin çekici hanımından geceyi orada geçirmek için izin istemişler.
-“Dul bir katinim ben”” diye açıklamış hanim,
-“Eğer evimde kalmanıza izin verirsem komsular dedikodu yaparlar.”
-“Endişelenmeyin”” demiş Jack,
-“Ahırda da rahat edebiliriz.”
Bir sene sonra Jack, dulun avukatından bir mektup almış. Arkadaşı Bob u çağırarak sormuş:
-“Bob, Su çiftliğinde kaldığımız çekici dul katini hatırlıyor musun?”
-“Evet, hatırlıyorum.”
-“O gece geç vakit eve gidip, o kadınla yattın mi?”
-“Evet, itiraf etmeliyim ki bunu yaptım.”
-“Ona kendi adin yerine benimkini verdin mi peki?”
Bob yüzü kızararak yanıt verir:
-“Evet, korkarım öyle yaptım.”
-“Eh, sana çok teşekkür borçluyum dostum. Kadın ölmüş ve çiftliğini de bana birikmiş.”
Patates
Adamın biri oğlunu çok genç yasta evlendirmiş. Gerdek gecesi odadan garip kahkahalar geliyormuş.
Adam karısına:
-“Hanim git anahtar deliğinden bir bak bakalım, neler oluyor?”
Karisi gidip bakınca birde ne görsün. Yeni gelin bacaklarını açmış, damat ise elindeki fındıkları oraya isabetli atmaya çalışıyor ve kakalarla gülüyorlar.
Kadın gördüklerini kocasına anlatınca adam:
-“Hanim git biraz patates getir de biz de oynayalım…”
Fırsatçı çapkın
Adamın biri bir gün felç geçirmiş olan arkadaşını ziyaret etmiş. Sohbet sırasında felçli arkadaşı adam:
-“Terliklerim yukarıda kalmış, onları bana getirir misin lütfen…”
Adam yukarı çekmiş, bir de ne görsün? Felçli adamın afet gibi dipdiri iki kizir var.
Hemen pratik ve çapkın zekâsını çalıştırarak:
-“Babanız beni sizinle yatmam için gönderdi” demiş
Kızlar :
-“Nasıl olur? Bu imkânsız”, demişler.
Adam:
-“İnanmıyorsanız soralım babanıza”, demiş ve aşağıya seslenmiş:
-“Ikisini de miiiii?..”
Felçli adam bakirmiş:
-“Ikisini de, ikisini deeeee…”
Seks sorunları
Kadın seks hayatındaki problemlerden dolayı ruh doktoruna gitmiş. Uzun seanslar boyunca çözüm için net bir şey yakalayamayan doktor bir ara:
-“Sevişirken hiç kocanızın yüzüne baktınız mi?”
-“Evet!..”
-“Nasıldı?”
-“Çok kızgındı!”
Doktor gerçekten önemli bir yere yaklaştığını hissetmiş, detaya girmek istemiş.
-“Kocanızın süratini bir kere gördüğünüzü ve kızgın olduğunu söylediniz, neden ona bakmak ihtiyacı hissetiniz?
-“Çünkü, o da bahçe penceresinden bana bakıyordu…”
Satılık mı?
Genç ve güzel sekreter son günlerde iyice açık saçik giyinmeye başlamış. Özellikle yürüdüğü zaman ortaya çıkan görüntü genç patronun aklini çelecek duruma gelmiş.
Birgin yine bu ortam oluşunca, patron kapıyı kilitlemiş ve sekretere karsısındaki koltuğa oturmasını söylemiş. Sekreter koltuğa öyle bir oturmuş ki, genç patronun gözleri yuvasından oynamış. Sekreterin dizlerine ellerini koyarak sormuş:
-“Bu satılık mi?”
Sekreter tokatı indirmiş ve buz gibi öfke dolu bir sesle:
-“Elbette hayır. Siz beni ne sanıyorsunuz?”
Patron hiç istifini bozmamış:
-“Eğer satmayı düşünmüyorsan reklamını da yapma…”
Harika saat
Çok matrak bir adam günün birinde bir bara girer. Barda çok çekici bir kadının oturduğunu gördüğü gibi kadının yanına gider ve oturur.
Meraklı bir şekilde sürekli olarak kol saatine bakmaya baslar. Yanında oturan kadın bir süre sonra
dayanamaz ve:
-“Randevunuza gelecek arkadasınız geç mi kaldı?” diye sorar.
Adam :
-“Hayır. Sadece günümüzün en modern ürünü olan bu saati yeni saati aldım. Test ediyorum…”
-“En modern saat mi? Ne farkı var bu saatin?”
-“Benimle beyin dalgalarını kullanarak iletişim kurabiliyor.”
-“Simdi ne diyor?”
-“Sizin iç çamaşırı giymediğinizi söylüyor.”
Kadın kıkırdayarak;
-“Öyleyse saat arızalı olmalı. Çünkü benim iç çamaşırım var…”
Adam mütebessim :
-“Bu cihaz yine bir saat ileriyi gösteriyor…”
Titremez…
Papaz pazar ayininde vaaz veriyormuş. Vaazın konusu zinaymış.
Papaz:
-“Sakın zina yapmayın bu çok büyük günahtır, zina yaparsanız yer gök titrer!”
Ancak bu vaazı verirken ön sıralarda oturan bir körpeye de gözü tekilmiş. Bir kaç gün içinde kızı yatağa atmayı basarmış. Isı bitirdikten sonra kız:
-“Papaz efendi, Pazar ayininde zina yaparsanız yer gök titrer dediniz, oysa ben dikkat ettim az önce ne yer titredi ne gök bu nasıl is?”
Papaz sırıtarak:
-“Sen bilmezsin kızım, erbabı yaparsa yorgan bile titremez!..”
Çan sesleri
Genç papaz adayları diploma almak için son bir sınava girerler.
Sınav sırasında bütün papaz adaylarının cinsel organlarına birer çan takılır ve şehrin en güzel fahişleri bir saatliğine kiralanır.
Birinci fahişe çırılçıplak soyunup papazların önünden geçer, hiç zil sesi gelmez. İkinci, üçüncü derken papazların hiç birinde ses yok. Başpapaz memnun memnun gülerken birinin ipi çözülür ve çan yere düşer.
Rahip adayı çanı almak için bir adim öne çıkıp eğilir ve o anda bütün çanlar çalmaya baslar…



Yorum gönder