Pazar fıkraları: 27
Köyden bayağı uzaklaştık.
Temel ile Dursun bir gün ava gitmişler. İri bir geyik avlayıp geri dönerken çok ağır olan geyiği birer boynuzundan tutarak köylerine doğru yola koyulmuşlar.
Köye beş yüz metre kala köyün yaşlılarından biriyle karşılaşmışlar. Adam geyiği görüp Temel ile Dursun’u tebrik ettikten sonra,
-“Geyiği böyle köye doğru taşımanız halinde eti sertleşecek, kuyruğundan çekerek taşımanız gerekiyor” demiş.
Temel ile Dursun da kuyruğundan çekerek taşımaya başlamışlar. Bir süre sonra çok yorulmuşlar ve Dursun, Temel’e dönüp,
-“Ula Temel, biz yine eskisi gibi taşısak iyi olur. Baksana, köyden epeyce uzaklaştık.”
Hangi hayvan
Öğretmen anaokulundaki sınıfına,
“Hayvan Bulmaca Oyunu” oynatmaya başlamış. Zürafanın resmini gösterip ne olduğunu sormuş.
Kimseden ses çıkmayınca,
-“Bakın, uzun boynu var” diye önceki derslerdeki öğretisini hatırlatmış.
Sally el kaldırıp,
-“Zürafa” yanıtını vermiş ve aferini kapmış.
Biraz sonra bir zebra resmi çıkarmış ortaya, sınıf tekrar sessiz kalınca,
-“Bakın, siyah beyaz çizgileri var. Hangi hayvandı o?” demiş.
Bill el kaldırıp,
-“Zebra” diye atılmış.
-“Çok güzel Bill” demiş öğretmen ve son olarak aslan resmini göstermiş sınıfa.
Yine bir sessizlik çökmüş.
-“Yeleleri olan hangi hayvandı çocuklar?” diye bir kopya vermiş, yine ses çıkmayınca,
-“Anneniz babanızı ne diye çağırıyor çocuklar?” diye minik bir ipucu daha vermiş onlara.
Birden Johnny el kaldırmış ve yanıtı yapıştırmış:
-“Azgın domuz!”
Olsun öleyim
Barda deri ceketli kel bir azman, sarışın delikanlıya omuz atınca ani bir gerginlik olmuş.
-“Bana bak manyak herif” demiş sarışın delikanlı
-“Senden hiç korkmuyorum, çünkü ben cesur bir aileden geliyorum. Dedem paraşütsüz olarak bir zeplinden atlamış, büyükbabam paraşütsüz 2000 metredeyken balondan atlamış, annem ve babam da yine paraşütsüz olarak pervaneli bir uçaktan aşağı atlamışlardır. Yarın ben de paraşütsüz olarak jetten atlayacağım!” demiş.
-“Deli misin?” demiş azman şaşkınlıkla,
-“Ölürsün yahu?”
Delikanlı,
-“Ölürsem öleyim. Zaten kimsem de kalmadı ki!”
Kaza notu
Kız arabasıyla parktan geri geri çıkarken tam yanındaki arabayı resmen haşat etmiş. Tam o noktada otobüs bekleyen onlarca kişinin şaşkın bakışları arasında arabasından inmiş, bir not yazıp çarptığı arabanın sileceğine sıkıştırmış.
Notta şunlar yazılıymış:
-“Merhaba, arabanıza çarptım, bütün millet şu anda beni gözlüyor. Size adımı, adresimi ve telefon numaramı bıraktığımı düşünüyorlar. Şu zarif hareketi yapmadan buradan sıyırmam olanaksız gibi, idare edin işte. Baaaayy..”
Akıllı eşek yok
Milletvekillerinden biri bir köy ziyareti sırasında, bağlı olduğu değirmeni döndüren bir eşek görünce sahibine sormuş:
-“Bu eşeğin boynundaki zil ne işe yarıyor ?
-“Efendim.. O zil sustuğunda eşeğin durduğunu anlıyorum. Müdahale edince tekrar harekete geçiyor”
-“Çok akıllıca”… demiş milletvekili.
-“Peki. Eşek olduğu yerde durur da başını sağa sola sallarsa, nasıl anlarsın durduğunu?”
-“Anlayamam ama buralarda öyle sizin kadar akıllı eşek yok ki efendim…” diye yanıtını vermiş köylü.
Ben görmeyeceğim
Şeytan, bir Kıbrıslı Türk ve bir Kıbrıslı Rum’la görüşmeyi ve sorularını yanıtlamayı kabul etmiş.
İlk soruyu Kıbrıslı Rum sormuş.
-“Türk askerleri Kıbrıs’tan ne zaman gidecek?”…
Şeytan,
-“50 yıl sonra” demiş…
Kıbrıslı Rum ağlamaya başlamış.
-“Ben göremeyeceğimmm… Ben göremeyeceğimmmm… Ben göremeyeceğim…..”
Soru sorma sırası Kıbrıslı Türk’e gelmiş.
“KKTC ne zaman tanınacak?”…
Şeytan,
-“50 yıl sonra” demiş.
Bu sefer Kıbrıslı Türk ağlamaya başlamış.
“Ben göremeyeceğimmmm…. Ben göremeyeceğimmmm… Ben göremeyeceğim…..”
Son soru aynı anda ikisinden birden gelmiş.
-“Kıbrıs sorunu ne zaman çözülecek?”
Şeytan, bu soru üzerine hüngüre hüngüre ağlamaya başlamaz mı?….
-“Ben göremeyeceğim…. Ben göremeyeceğimmmm… Ben göremeyeceğimmmmm.”
Kayıp köpek ilanı
Çok sevdiği köpeği kaybolan adam çıldırmak üzeredir.
Karısı:
-“Bizim yerel gazeteye bir ilan ver ve köpeğimizin kaybolduğunu belirt.”
Adam eşinin tavsiyesine uyar ve gazeteye ilan verir. Aradan iki hafta geçmesine rağmen köpekten hiçbir haber yoktur.
Karısı:
-“Hayret! Komşu da kayıp köpeği için ilan vermişti ve hayvanı iki günde bulmuşlardı.”
-“Gazete ilanında bizim köpek hakkında yeterli bilgiyi (rengi, cinsi vs.) yazdın mı?”
Adam:
–”Daha iyisini yazdım.”
Karısı:
–”Ne yazdın?”
Adam:
–”Hadi eve dön oğlum!”
Çocuk koştu
Temel kamyon söförüymüs. Bir gün kamyonu ile yokus asagi inerken freninin patladigini farketmis. Ileriye dogru baktiginda da yolun ikiye ayrildigini görmüs. Bir tarafta pazar kuruluymus ve yüzlerce insanin alisveris yapiyormus.
Diğer tarafta ise küçük bir çocuk yolun ortasında oyun oynamaktaymış.
Temel çok hisli bir şekilde düşünerek,
-“Pazar yerene çirersem pi sürü insan ölür en eyisu çocigu ezeyum” demiş.
Ertesi gün gazetelerde söyle bir baslık;
-“Pazara giren kamyon dehşet saçtı. 150 ölü”
Temel e sormuşlar:
-“Sende hiç kafa yok mu? Bu kadar insani ezeceğine bari çocuğu ezseydin.”
Temel yanıt vermiş:
-“Ula siz benu salak mi sandunuz? Bunu ben de düsündüm… Tabii ki çocuğu ezecektim ama çocuk pazara doğri koşunca ben ne yapayım?”
Tanıyamadım
Kadının biri, 46 yaşındayken kalp krizi geçiriyor ve hastaneye kaldırılıyor. Ameliyat masasındayken, ölüme yakın, birden bire Azrail’i görüyor ve soruyor:
-‘Benim saatim geldi mi?’
Azrail yanıt veriyor:
-‘Hayır, senin daha 43 sene, 2 ay ve 8 günün var’.
Narkozdan uyandığında, estetik yaptırmaya karar veriyor. Yüzünü gerdiriyor, dudaklarını doldurttürüyor ve
göğüslerini düzelttiriyor.
Kısacası:
-‘Yeniden doğmuş gibi’
Daha uzun bir süre yaşayacağını bildiği için şimdi, o kadar ameliyatın değdiğini düşünüyor. Son ameliyattan sonra, hastaneden tamamen yeni bir insan gibi çıkıyor.
Tam karşıdan karşıya geçiyorken ambulans çarpıyor ve ölüyor.
Azrail’e soruyor:
-’40 seneden daha fazla yaşayacağımı söylemiştin neden o zaman bana o ambulansın çarpmasını engellemedin?
Azrail yanıt veriyor:
-‘Kız, Allah canını almasın ben seni tanıyamadım ki. Çok değişmişsin…”
Camiye tükürmek
Temel vakit namazını kılmak için camiye gider, ama kapı kitlidir.
İçerden sesler geldiğini duyunca kapıyı zorlayarak içeri girer. İçerir girer ama bir de ne görsün, imam efendi bir kadınla uygunsuz vaziyettedir!
Temel;
-“Tüh senin sıfatına!” diye tükürünce imam der ki:
-“Hele işim bitsin, sana camiye tükürmek nedir göstereceğim!.. Bekle işimi bitireyim sıra sana gelecek..”
www.bilimsanatyolu.com
Yorum gönder