Günün öyküsü: Ah biz eşekler…
Bir gün, yaşlı bir eşek, kırlarda tek başına, hem otlar, hem eşekçe türküler söylermiş.
Bir ara burnuna bir koku gelmiş ama güzel bir koku değil, kurt kokusu.
Eski kuşaktan eşek, burnunu yukarı dikip, havayı derin derin koklamış. Hava, keskin keskin kurt kokuyormuş.
-“Yok canım, kurt değildir”, diye avunup otlamaya başlamış.
Kurdun kokusu gittikçe artıyormuş.
Belli ki kurt yaklaşıyor.
Kurt yaklaşıyor demek, ölüm geliyor demek..
Eski kuşaktan eşek,
-“Kurt değildir, kurt değildir”, diye kendini avutmayı sürdürmüş.
-“Biliyorum, bu gelen kurt değil..”
Başını geri çevirip bakmış, kurt sırıtarak, ağzının suları akarak arkasından geliyor. Eski kuşaktan eşek yakarmaya başlamış;
-“Ulu Tanrım, bu gelen kurt bile olsa, kurt olmasın ne olur. Kurt değil canım, ben de boşu boşuna korkuyorum…”
-“Ah, ben de ne budalayım”, diyormuş.
-“Yaban kedisini kurt sanıp kaçıyorum. Hayır, kurt değil..”
Ayaklarının var gücüyle kaçıyor, bir yandan da içinden şöyle geçiyormuş;
-“Kurtsa da kurt değildir. İnşallah değildir.”
-“Yok canım, ne diye kurt olsun..”
Başını çevirip arkasına bakmış, kurdun gözleri ışıl ışıl yanıyor. Eşek dörtnala kaçar, hem de,
-“Vallahi de kurt değil, billahi de kurt değil. Allah belamı versin ki kurt değil”, diye söylenirmiş…
Azgın, aç kurt keskin dişleri ile eşeğin sağrısını ısırmış, budundan büyük bir parça koparmış.
Can acısıyla yere yıkılan eşeğin birden dili tutulmuş. Bildiği eşekçeyi, korkudan unutmuş.
Kurt, boynuna, gerdanına saldırmış.
Eşeğin her yanından kanlar fışkırmaya başlamış.
İşte ancak o zaman eşek;
-“Aaa kurtmuş. Aaa o imiş. Aaa, o imiş!” diye bağırmaya başlamış. Kurt onu parçalar, o da dili tutulduğundan, yalnız:
-“Aaa, o imiş. Aaa, oo-ii. Aaa-iii. Aaa·iii!” diye bağırır, inlermiş…
İşte o günden sonra, biz eşek milleti, konuşmasını, söylemesini unutmuşuz, her duygumuzu, her düşüncemizi, anırtı ile anlatmaya başlamışız.
O eski kuşaktan eşek, tehlike kuyruk altına girinceye dek kendini avutup, kandırmamış olsaydı, bizler de konuşmasını bilecektik.
Ah biz Eşekler, ah biz Eşek milleti.
-“Aaaa-i, aaa-iiii..”
Aziz NESİN
www.bilimsanatyolu.com
“Ah Biz Eşekler” başlıklı hikâye, Aziz Nesin’in 1958 yılında yazdığı ve aynı isimli kitabında yer alan bir eseridir. Bu hikâye, toplumun tehlikeleri görmezden gelme eğilimini ve sonuçlarını eleştirel bir dille anlatmaktadır. Ancak, bazı kaynaklarda bu hikâyenin Mehmet Akif Ersoy’un 1913 yılında yazdığı “Müslümanlık Nerde, Bizden Geçmiş İnsanlık Bile…” adlı şiiriyle benzerlikler taşıdığı ve Aziz Nesin’in bu şiirden esinlenmiş olabileceği yönünde iddialar bulunmaktadır.
Dünya Gözüme Kaçtı
Yorum gönder